Film, Doğu Almanya’dan kaçarak Batı Almanya’da kendine bir hayat kurmaya çalışan fakat Nazi rejimi altında geçmiş çocukluğunun izlerinden kurtulamayan Alman sanatçı Kurt Barnert’in hikâyesini anlatıyor. 1930’ların Nazi Almanya’sında başlayan ve 30 yıllık bir döneme yayılan bu hikaye, insanları karanlıktan sanatın gücünün çıkarabileceğini gözler önüne seriyor. Gerçek olaylardan esinlenen filmde, Kurt ve Ellie üniversitede tanışır tanışmaz birbirlerine aşık olurlar. Ellie’nin babası, Profesör Seeband kızının erkek arkadaş seçiminden memnun değildir ve bu illişkinin bitmesi için elinden geleni yapmaya hazırdır. Fakat bilmedikleri şey, Kurt ile Seeband’ın yaşamlarının zaten yıllar önce Profesör’ün işlediği korkunç bir suç nedeniyle bağlantılı olduğudur. Kurt, ne kadar sanatına odaklanmak istese de, Nazi rejimi altında geçen çocukluğunun ve komünizmin gölgesinde kalan gençliğinin yarattığı travmalardan kurtulmak kolay olmayacaktır.